HASBİHAL / Kurbanla Bayram Edebilmek

HASBİHAL
Kurbanla Bayram Edebilmek
Hüseyin USTAOĞLU
Dini emirler ve yasaklar incelendiğinde; hiç şüphe yok ki, bu emir ve tavsiyelere uyanların sadece sevap kazanması amaç edinilmemiştir. Güzel işleri yerine getirmenin ve yasaklardan uzak durmanın sevap yönü elbette vardır. Ancak ferdi, sosyal ve ruhi hayatımız için de sonsuz faydaları olduğu görülmektedir. İşte bayramlar ve bayrama adını veren Ramazan, oruç ve kurban ibadetleri de bunlardan bazılarıdır.
Kurban ibadetinin dini açıdan sevap ve manevi zenginliğimize katkısı olduğu kadar, sosyal hayatımız için de son derece önem arz ettiği görülmektedir. İktisaden piyasaların dengelenmesi, fakirlere kendi yediğinden yedirilmesi, kurban etinin üçte birinin dağıtılması, diğer üçte birinin ikram edilmesi gibi paylaşımcılığı da vardır. Elbette bu usul, bir yandan insanlar arasındaki yakınlaşma ve kaynaşmayı sağlamaktadır. Öte yandan ise yeryüzünün halifesi tayin edilen insanlarla kurulan güzel duygu ve iletişimlerin bir getirisi olarak Allah’a yakınlaşmanın da kapısını aralayacaktır.
Yine Allah Celle Celalühü emrettiğinde; kutsallarımıza yapılan bir saldırı karşısında savunma yapabilmek için, can vermek ve kan akıtmak pahasına bilinçsel bir antrenman yapma hazırlığıdır kurban kesmek. Kurban, bir bayramı da içinde barındırdığından kadim kültürümüzün ve inançlarımızın bir gereği olarak; sevinç, heyecan, buluşma, özlem giderme, dinlenme gibi daha birçok ferdi ve sosyal katkılar sağlamaktadır. Bunalmış hayatlara nefes aldırması açısından manevi güzellikleri de bünyesinde gizlemektedir. Getirilen tekbirlerle bizi, İslam dininin kutsal şehirlerine yolculuk yaptırmaktadır. Bütün dünya Müslümanlarının kalbinin aynı anda Mekke ve Medine’de atmasına aracılık etmektedir. Hasta ziyaretleri, bayramlaşmalar, akraba ve yaşlıların hatırlanması gönülleri yumuşatırken, akrabalık bağlarını, sevgiyi, saygıyı, kültürü, tarihi, inançlarımızı ve daha birçok önemli hususu da zinde ve diri tutmanın vesilesi oluyor.
Kurbanın Hikmetleri
Kur’an-ı Kerim’deki ayetler ve Efendimizin Hadisi Şerifleri göstermektedir ki, kurbanla amaçlanan sadece bir et bayramı olmadığıdır. Nasıl ki, Ramazan Bayramından maksat şeker bayramı değilse! Ülkemiz kamuoyunda yer alan bazı tartışmalarda, kurban kesmenin bir hayvan katliamı olduğu şeklindeki yapılan yorum ve eleştirilere de katılmak mümkün değildir. Çünkü kurban kesmek, İslam’a ait insani ve sosyal bir fedakârlıktır.
Kesilen kurbanlarla ilk bakışta hayvan sayısında bir azalma oluyor gibi görünse bile durum bundan tamamen farklıdır. Kurban ile birlikte kasapların bir süreliğine tatile çıktığı herkesin malumudur. Hem bu eleştirileri yapan kimseler acaba bir yıl boyunca ihtiyaç sahiplerini tespit ederek, kaç defa onların evlerine et alıp götürmektedirler? Ya da kesilen kurbanların etleri heba mı edilmektedir ki bu tür tepkiler verilmektedir? Elbette ki kâinatın ve tabi ki hayvanların da yaratıcısı olan Allah Celle Celalühü bizden daha merhametlidir!
Bu tür itirazlarda bulunanlar, tükettiği yemeklerde et türü gıdalarla beslenmiyorlar mı? Hayvanların diğer yan ürünlerinden elbise, ayakkabı vs. şekillerde yararlanmıyorlar mı acaba? Kurbana itiraz etmek, bu sosyal ve iktisadi boyutlu gerçekleri görmezden gelmek demek olmuyor mu? Bu tür yaklaşımlarda art niyet yok ise şayet, bir ön yargı ya da çifte standartlı tutum olduğu muhakkaktır.
Kendi zevkleri için yeryüzünde her gün, binlerce hayvanın kesilmesini çok görmeyenler, yılda bir kez Allah rızası için bir miktar hayvanın muhtaçların yararlanması için “kurban” adı altında kesilmesini çok görmeleri doğrusu düşündürücü bir durumdur.
Bazı ülkelerde düzenlenen festivallerde ve boğa güreşlerindeki hayvan katliamına eğlence ve spor gözü ile bakılmaktadır. Yılbaşı gecelerinde Noel kutlamak adına hindiler ve çam ağaçları kesilirken benzer tartışma ve eleştirileri kamuoyunda ne yazık ki göremiyoruz! Halbuki kurban kesmenin meşruiyeti; din, ahlak, toplum ve sosyal yararları bakımından bir takım ihtiyaç ve ibretlere dayanmaktadır. Eğer birazcık düşünecek olursak, bunun değerlendirmesini her akıl ve vicdan sahibi rahatlıkla yapabilecektir.
Diğer yandan bayramlar, Türk milletinin hayatında özel ve önemli bir konuma sahiptir. Bu özel günler sayesinde sosyal dayanışma, karşılıklı sevgi ve hoş görü ile saygı tesis edilir. Memleketlere yapılan heyecanlı yoluculuklar ve bayram ziyaretleri ile şenlenen haneler, toplu mekânlarda bir araya gelerek yapılan bayramlaşmalar ve bayrama özel yapılan tatlı ve kurban etinden yapılan yemek ikramları, bayramın en belirgin özelliklerindendir.
Yıl boyunca hayatın yoğunluğunda yorulan insanlar, ihmal ettikleri eş, dost ve yakınlarına kavuşmakta, onlarla dertleşmektedir. Birkaç günlüğüne de olsa duygusal ve manevi bir nefes alma imkânı bulmaktadırlar. Bayramlar bu şekilde hayatın yorucu temposuna bir soluk aldırmaktadır. Topluca dinlenme ve eğlenmenin yanı sıra, hasta ve yaşlı ziyaretleri ile yıl içinde ahirete yollanan insanların eksiklikleri bayramlarda fark edilmekte ve hayatın faniliği bir kez daha hatırlanmaktadır.
Gelişen teknolojiye rağmen insan bedeni ve zihninde meydana gelen ezici yorgunluk ve teknolojiyi doğru kullanamamanın getirmiş olduğu duygu kaybı, ancak; bayramlar gibi özel zamanlarda yumuşayarak coşkuya dönüşmekte, böylelikle duygusal ve ruhi derinlik yakalanabilmektedir.
Kurban kesemeyenlere kurban eti dağıtmak, yetim ve öksüz kalpleri okşamak, dargınlıkları unutmak, hasta ve yaşlıları ziyaret ederek yalnızlıklarını paylaşmak, düşkün ve yaşlıların ihtiyaçlarını karşılamak, bayramlarını kutlamak ve onların gönül yaralarını sarmak bu günlerde daha da bir önem kazanmaktadır.
Bahse konu nedenlerle bayramlar ister dini ister iktisadi ister sosyo-kültürel boyutlarıyla değerlendirilsin, hepimiz için farklı anlamlar taşımasının yanında, netice olarak olumlu sonuçlar ifade etmektedir. İnsan ilişkilerine çeşitli renklilik ve değer katan bayramlarımız; içinde bulunduğumuz sosyal, kültürel ve tarihi yapıya katkı sağlamak açısından büyük önem taşımakta ve toplumumuz için bir ibadet olmanın yanı sıra aynı zamanda moral kaynağı da olmaktadır…
İslam dünyasının Kurban Bayramı’nı kutlarken, dünya ve insanlık âlemine kardeşlik, barış, sağlık, huzur ve mutluluk getirmesini diliyorum. Bayram hürmetine İslam beldelerinde akan kan ve gözyaşının dinmesini Cenabı Mevlâ’dan dua ve niyaz ediyorum.
Allah’a emanet olunuz.